18 Şubat 2010 Perşembe

BENİM GÜZEL ÇOCUKLARIM

Ey, büyük şehirlerin terkedilmiş mahallelerinin viraneliklerinde, ucuz ve parlak İtalyan kumaşlarından dikili ceketlerinin kalkık yakalarıyla, yüzlerini kendilerinden bile gizleyen kuşcu çocuklar. Kalpleri olduğunu bir tek güvercinlerin bildiği bıçkın delikanlılar.

Ey, elleri siyah kalpleri beyaz, kendine tapan liberal ve oryantalist aydına bile toplumsal vicdan olmadığını kavratabilen Ali'nin yol arkadaşları. Katı atık toplayıcıları

Ey, sabahları, gün doğmadan tatlı uykularından uyandırılıp yollara düşen, akşamları, gün batımından önce işlerini bırakıp gidemeyen, elleri tüm uzuvlarından önce büyüyen, gün yüzü görmeyen ama emekleriyle hayatı her gün, her gün yeniden üreten, sessiz kahramanlar. Çırak çocuklar.

Ey, internet kafelerde, karşısında saatlerce kilitlenerek, ekranlardan medet uman, hayalleri bir hayli kırılmış çocuklar.

Aynı sokaklarda aynı okullarda olup da birbirlerini küçümseyen kızlar, oğlanlar. Ama sosyal paylaşım sitelerindeki profilleriyle birbirlerinin hayranı olabilen masum yalancılar.

Ey, kendilerine ve ailelerine daha iyi bir hayat beklentisiyle küçük yaşlarında evlerinden köylerinden, kasabalarından kopup yabancı şehirlerde büyük ve soğuk binalarda okumaya giden evlerinin, köylerinin, kasabalarının umut goncaları.

Ey, büyük büyük adamlar gibi davranmaya çalışan, çocuk koğuşlarında yaşlarından önce büyütülen racon ustaları.

Ey, en kazık matematik problemlerini atom hızıyla çözebilen, kimya formüllerine, fizik kapanlarına pabuç bırakmayan, bakışlarını ileriye odaklamış, ne buluşlar yapacağı mechul, başarıları hayranlıkla izlenen kitap kurdu, sinema delisi zehir gibi çocuklar

Ey, hayalleri; ev içlerine, mutfak perdelerine, porselen yemek takımlarına, tek taşlara, triolara, yazlıklara, kışlıklara, dantellere sığmayan, sığdırılmayan azimli kızlar.

Ey, kibirli evlerin, hırslı ana babaların yanlız ve hüzünlü prensleri, prensesleri.

Ey, başı şiirle dönen, kendi coşkularından sarhoş, büyülü çağların cesur ve güzel şarkıcıları.

Ey hiç bir yoksulluğun hiç bir zenginliğin, hiç bir baskının hiç bir ihmalin engelleyemediği güçlü yürek çarpıntıları.


Güzel çocuklarım.

Taşlanmış kot giyinmeyin. Silikozis çaresizliğine düşmesin genç işçiler.
Yapımında ölen işçi var ise, o gemiye binmeyin.